Bu masallar yapay zekaya yazdırılıp seslendirilmiştir.
Siz de ücretsiz olarak bir çocuğa özel masal yazdırın: https://s.cagrisarigoz.com/masal
Bölüm 1: Ormana Yolculuk
Bir zamanlar, küçük bir köyde, sevimli ve sevgi dolu bir çocuk olan Cemre yaşarmış. Cemre, her gün okula gitmek ve oyun oynamak için heyecanlanırmış. Bir gün, okuldan sonra, arkadaşlarıyla oyun oynamaya karar vermişler. Fakat o gün köyün çevresindeki ormana gitmek istemişler.
Ormana gitmeden önce, annesine izin istemiş Cemre. Annesi, “Tamam, ama dikkatli ol ve akşam eve zamanında dön,” demiş. Cemre, annesinin sözünü dinleyerek arkadaşlarıyla ormana gitmek için yola çıkmış.
Ormana doğru yol aldıkça, Cemre ve arkadaşları, Bilge ve Sibel, daha önce hiç görmedikleri güzellikteki ağaçlar, kuşlar ve kelebeklerle karşılaşmışlar. İçlerinden Bilge, “Bu orman gerçekten sihirli gibi!” demiş. Üç arkadaş, ormanda daha fazla keşfe çıkmak için heyecanlanmışlar.
Derken, ormanın derinliklerine doğru yol aldıkça, Cemre ve arkadaşları, dikkat çekici büyüklükte parlak mavi bir kelebek görmüşler. Kelebek, onlara doğru uçarken, “Merhaba, ben Feride. Sihirli bir kelebek olduğumu düşünüyorum. Sizlerle tanışmak istiyorum. Benimle arkadaş olmak ister misiniz?” demiş.
Cemre, Bilge ve Sibel şaşkınlıkla Feride’ye bakmışlar ve ardından da birbirlerine. Hiç düşünmeden, “Evet, seninle arkadaş olmak isteriz!” demişler. Feride, onların bu cevabı üzerine çok mutlu olmuş ve arkadaşlarına ormanın güzelliklerini göstermeye karar vermiş.
Bölüm 2: Sihirbazla Tanışma
Feride’nin rehberliğinde, Cemre ve arkadaşları, ormanın derinliklerinde ilerlemeye başlamışlar. Feride, onları meyve bahçelerine, şırıl şırıl akan derelere ve üzerinde renkli çiçekler açan ağaçların olduğu alanlara götürmüş. Ormanın güzellikleri karşısında hayran kalan arkadaşlar, hiç bitmesini istemedikleri bu gezintiyi sürdürmüşler.
Gezintinin sonunda, Feride onlara, gizli yeri olduğunu belirttiği bir mağaraya götürmüş. Mağaranın girişinde, yaşlı ve bilge bir sihirbazla karşılaşmışlar. Sihirbaz, “Merhaba, ben Kıvılcım. Sihirli güçlere sahibim ve bu ormanın koruyucusuyum. Sizleri burada görmek beni mutlu etti. Ormanın güzelliklerini keşfettiğinizi Feride’den öğrendim. Eğer bir dilek hakkı versem, ne dilerdiniz?” demiş.
Cemre ve arkadaşları, şaşkın ve heyecanlı bir şekilde düşünmeye başlamışlar. İçlerinden Sibel, “Ben, dünyada barış ve sevginin hakim olmasını dilerim,” demiş. Ardından Bilge, “Ben de tüm çocukların mutlu ve sağlıklı bir yaşam sürmesini dilerim,” demiş. Sıra Cemre’ye gelince, bir süre düşünmüş ve “Ben de herkesin gerçek arkadaşlığı bulmasını dilerim,” demiş.
Sihirbaz Kıvılcım, bu dilekleri duyunca çok mutlu olmuş. “Sizin dilekleriniz, düşünceli ve sevgi dolu. Eğer birlikte çalışırsanız, bu dileklerin gerçekleşebileceğine inanıyorum. Sihirli güçlerimle size yardımcı olmak isterim. Fakat önce, sizin samimi olduğunuza ve arkadaşlığınızın gücüne inanmam gerekir,” demiş.
Bölüm 3: Arkadaşlığın Gücü
Sihirbaz Kıvılcım, arkadaşların samimiyetine inanmak için onlara bir görev vermiş. Bu görevde, Cemre ve arkadaşlarının, ormanda kaybolmuş küçük bir kızı bulmaları gerekiyormuş. Sihirbaz, “Eğer küçük kızı bulup onu ailesine kavuşturursanız, sizin dileklerinize yardımcı olacağıma söz veriyorum. Fakat unutmayın, bu görevde arkadaşlığınızın gücüne ihtiyacınız olacak,” demiş.
Cemre, Bilge, Sibel ve Feride, hemen göreve başlamışlar ve ormanda küçük kızı aramaya koyulmuşlar. Yolda karşılaştıkları zorluklara rağmen, arkadaşlık bağlarının gücü sayesinde birbirlerine destek olmuşlar ve pes etmemişler.
Ormanın en derin noktasında nihayet küçük kızı bulmuşlar. Kızın adı Ayşe imiş ve çok korkmuş. Cemre ve arkadaşları, onu teselli edip, ailesinin yanına götürmek için söz vermişler. Yolda karşılaştıkları engelleri birlikte aşarak, Ayşe’yi ailesine kavuşturmuşlar.
Sihirbaz Kıvılcım, bu başarıyı gördükten sonra, “Siz gerçekten harika arkadaşlarsınız. Arkadaşlığınızın gücü sayesinde, her zorluğun üstesinden gelebilirsiniz. Dileklerinizin gerçekleşmesi için size elimden gelen yardımı yapacağım,” demiş. Cemre ve arkadaşları, bu sözler karşısında ne kadar mutlu olduklarını anlatamazlarmış.
Ormanın güzellikleriyle dolu bu sihirli günün sonunda, Cemre, Bilge, Sibel ve Feride, arkadaşlık bağlarının ne kadar güçlü olduğunu anlamışlar ve birbirlerine sıkıca sarılarak ormana veda etmişler. O günden sonra, arkadaşlığın gücüne inanarak, hayatları boyunca birbirlerine destek olmuşlar ve dileklerinin gerçekleşmesine katkı sağlamışlar. Ve elbette, Feride’nin sihirli kelebek olduğunu hiç unutmamışlar.
Ve masal burada biter…